Şimşek, Avusturya’nın Salzburg kentinde düzenlenen “Yarının Avrupası: Zorluklarla Yüzleşmek ve Geleceği Şekillendirmek” konulu panelde konuştu.
Moderatörlüğünü Neue Zürcher Zeitung muhabiri Ivo Mijnssen’in yaptığı panele Singapur Devlet Bakanı Sinn Ann, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Lideri Borge Brende, Fransa Cumhurbaşkanı’nın Ukrayna’ya Yardım Özel Temsilcisi Pierre Heilbronn katıldı.
Şimşek burada yaptığı konuşmada çok karmaşık ve parçalı bir dünya sisteminde yaşadığını belirterek, son 10 yılda her kıtada küresel krizlere tanık olunduğunu söyledi. Şimşek, “Jeopolitik durgunluk dikkate alındığında, yaklaşan iklim krizi daha da zorlu süreçleri önümüze getiriyor.” terimini kullandı.
Küresel gerilimlere işaret eden Şimşek, “Mevcut güç ile gelişmekte olan süper güç arasında büyük bir gerilim var. Yani artık çok kutuplu bir dünyayız.” söz konusu.
Şimşek, şöyle devam etti:
“Bugünün bağlamında Türkiye’nin Avrupa’nın dönüştürücü gücüne ihtiyacı olduğu kadar sizin (AB) de Türkiye’ye ihtiyacınız olduğunu düşünüyorum. AB ve Türkiye küresel ortak değerlere sahip. Bu nedenle Türkiye AB ile yakın ilişki içinde olmak istiyor. Türkiye ön planda. Türkiye en güçlü NATO üyelerinden biri ve güvenilir bir ülke haline geldi.Türkiye, Batı’nın güvenliği için kritik bir değer olmaya devam ediyor.Bu nedenle, uzun vadeli güvenlik, Avrupa gibi alanlarda birçok yönden analiz modülü olabiliriz. Sendika gücü. Yenilenebilir enerjiden yeşil enerjiye geçiş için. Bunun çok zorlu bir durum olduğunu biliyorum.”
Bakan Şimşek, Türkiye’nin geleneksel enerji sahaları ve yeşil enerji açısından önemli bir coğrafyada yer aldığına dikkat çekerek, “Türkiye, enerji arz güvenliğinde kilit ortak olmaya devam ediyor.” değerlendirmesini yaptı.
Gümrük Birliği Anlaşması genişletilebilir
“Üzerimize düşeni yapmak ve AB entegrasyon sürecini sağlamak istiyoruz.” Şimşek, Türkiye’nin AB’ye uyum sürecinin hem Birlik hem de Türkiye için son derece faydalı olacağına inandığını söyledi.
Şimşek, AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği Anlaşması’nın yakın dönemde hizmet ve tarım ürünlerini de kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiğine inandığını belirterek, “Birkaç yıl önce Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin faydaları üzerine bir çalışma yapılmıştı. Sonuç olarak AB’ye çok faydası oldu.Ağacın alt kısmındaki meyvelerden (yakın vadeli hedeflerden) başlayarak tekrar görüşebiliriz.” dedi.
“Türkiye’yi görmezden gelemezsiniz”
Türkiye’nin küresel tedarik zincirleri açısından değerli bir role sahip olduğunu vurgulayan Şimşek, “Küresel tedarik zincirlerinin çeşitlendirilmesi konusuna baktığımızda Türkiye’nin en güçlü adaylardan biri olduğu açıktır.” sözünü kullandı.
Türkiye’nin AB üyelik sürecinin 1963’ten bu yana devam ettiğini hatırlatan Şimşek, şunları kaydetti:
“Eğer Avrupa daha avantajlı bir pozisyon almak istiyorsa, Avrupalı liderlerin bahsettiği gibi küresel ilişkilerde daha iyi bir oyuncu olmak istiyorsa, Türkiye büyüklüğünde bir ülkeyi görmezden gelemezsiniz. Türkiye’nin bir varlık olabileceğine inanıyoruz. AB) ve Avrupa’nın daha büyük bir ekonomik güç haline gelebileceğini.” “Bence merkez olmamıza yardımcı olabilir. Türkiye’nin Orta Asya’da çok güçlü bir tarihi var ve bence biz güçlü bir yumuşak gücüz. Şimdi Afrika’da çok güçlü bir şekilde birbirimize bağlıyız.”
Şimşek, AB’nin genişlemesine ilişkin korkuların daha çok siyasi nedenlere dayandığını belirterek, Birliğin büyüyerek yeni üyeler kazanması ve bu üyelerle ilişkilerini güçlendirmesinin son derece önemli olduğunu söyledi.
Panele Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun da katıldı.
